專屬男士保養排毒,大台北多間舒壓會館任君選擇按摩所有芳療師都經過高標準篩選及嚴格訓練。
İSTANBUL NÖBETÇİ İDARE Mahkemesi BAŞKANLIĞI’NA
(Gönderilmek Üzere)
VAN NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA
Adli Yardım Taleplidir.
DAVACILAR :1. FM (T.C. NO:1111111111)-………..Van
2. FM (T.C. NO:11111111111)-…….. /Van
VEKİLİ : Av. Salih MUHAN - Hastane 2.Cad. Urartu Oteli Karşısı Diarsa İş Merkezi Kat:3 No:15 İpekyolu/VAN
DAVALI : SAĞLIK BAKANLIĞI-Bilkent yerleşkesi , Üniversiteler mah. Dumlupınar bulvarı 6001. Cad. No:9 Çankaya/Ankara 06800
İDARİ BAŞVURU TARİHİ : 06.10.2017
ZIMNEN RET TARİHİ : 06.12.2017
DAVA DEĞERİ : 251.000,00 TL Maddi ve Manevi Tazminat (Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla)
KONU :Sağlık Bakanlığı S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ameliyat olan müvekkil FM’in söz konusu ameliyattan kaynaklanan iş gücü kaybı nedeniyle, kendisi için maddi ve manevi; kocası içinse manevi tazminat talebimizden ibarettir.
AÇIKLAMALAR
1. Müvekkilim FM, bel ağrısı nedeniyle 19.09.2016 tarihinde Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvurmuş ve burada çekilen kontrastlı Lomber MR’da; Lomber 3 seviyesinde Lipom lehine Lezyon izlenmiştir. Diğer bir ifadeyle yağ kitlesi tespit edilmiştir. Akabinde ilgili hastanede 03.10.2016 tarihinde gerçekleşen cerrahi müdahale ile müvekkilimin sırtındaki yağ kitlesi alınmıştır.
2. Aşağıda detaylıca açıklayacağımız üzere müvekkilimde, ilgili hastanede yapılan cerrahi müdahale sonucunda gözde oluşan görme kaybı ve çift görme ile ayak sinirlerinin hasara uğramasından kaynaklı yürüyememe şeklinde zararlar meydana gelmiştir. Daha somut bir anlatımla müvekkilim FM, bel ağrısı şikayetiyle başvurduğu sağlık ünitesinde geçirdiği cerrahi operasyon neticesinde görme kaybı ile çift görme problemi yaşamış, şu an ise başkasının desteği olmadan yürüyememektedir. Ayrıca bu ameliyattan sonra müvekkilde ANAL TONUS’un azalması ve ÜRİNER İNKONTİNANS’ın pozitif olması nedeniyle idrarda kaçırma problemleri yaşanmaktadır.
3. S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne tedavi edilmek üzere müracaat eden müvekkilimin ameliyat öncesi yapılan fizik muayenesinde ekte de sunduğumuz 03.10.2016 tarihli epikriz formunda;
ALT EKSTREMİTELER
SAĞ EHL 5/5 TA 5/5 PLANTAR FLX 5/5 DİZ FLX 5/5 EXT 5/5 UYLUK FLX 5/5 EXT 5/5 LASEQUE
SOL EHL 5/5 TA 5/5 PLANTAR FLX 5/5 DİZ FLX 5/5 EXT 5/5 UYLUK FLX 5/5 EXT 5/5 LASEQUE
Olarak tespit edilmiştir. Diğer bir ifadeyle müvekkilimde herhangi bir maluliyet söz konusu değildir.
S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi 26.10.2016 tarihli epikriz raporunda belirtildiği gibi müvekkilimin ameliyat sonrası yapılan fizik muayenesinde ise;
GENEL DURUM ORTA, GÖZLER SESLE AÇILMAKTA, KOMUTLARA UYMAKTA,
ALT EKSTREMİTELER SAĞ EHL 4/5, SOL EHL 4/5 bulgularına yer verilmiştir.
Daha sonra 29.11.2016 tarihinde düzenlenmiş olan hasta epikriz formunda yer alan fizik muayene tutanağında;
GENEL DURUM ORTA, GKS:15, BİLİNÇ AÇIK KOOPERE ORYANTE. DIR+/+ IR +/+ PUPİLLER İZOKORİK. FACİAL ASİMETRİ YOK. 4 EKSTREMİTE HAREKETLİ, PARAPAREZİ MEVCUT. SAĞ AE: 3/5 SOL AE: 2/5 bulgularına yer verilmiştir.
S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından verilen yukarıda yazdığımız ve dilekçe ekinde de sunduğumuz raporlardan incelendiğinde müvekkilimin raporlarda yazılan değerlerinin sürekli düştüğü görülecektir.
4. Müvekkilim tedavisi boyunca düzenli olarak kontrollerine devam etmiştir. Müvekkilimde meydana gelen yürüyememe, görme bozukluğu ve anüsteki sinirlerin azalması durumu hastanenin epikriz raporlarının tarihleri esas alındığında söz konusu cerrahi operasyonundan hemen sonra gerçekleştiği görülecektir. S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından verilen epikriz ve sair raporlardan da anlaşıldığı üzere yalnızca bel ağrısı çeken ve başkaca bir rahatsızlığı olmayan müvekkilimde meydana gelen söz konusu zararların, hastanede yapılan cerrahi müdahale sonucunda oluştuğu, bu nedenle mezkur zararın hastane personelinin icrai/ihmali hareketinden doğmuş olduğu anlaşılmaktadır. Bu anlamda söz konusu idarenin meydana gelen zarar bakımından tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
5. Müvekkilim FM yürümekte büyük zorluk çekmesi üzerine 28.07.2017 tarihinde Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi’ne maluliyet raporu başvurusu yapmıştır. 09.11.2017 tarihli heyet raporu sonucunda müvekkilim %91 oranında malul kaldığı ortaya çıkmıştır. Ekte sunulan ilgili rapordan anlaşılacağı üzere, müvekkilimin maruz kalmış olduğu maluliyet, ilgili hastanece uygulanan yanlış tedaviden kaynaklanmıştır. Müvekkilim ameliyattan sonra gelişen yürümekte zorluk çekme, görmede zorluk çekme ve idrarda kaçırma problemleri üzerine davalı idari kuruma 06.10.2017 tarihinde idari başvuru yapmıştır. 09.11.2017 tarihi yani müvekkilin kalıcı sakatlığını öğrendiği Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nden alınan rapor tarihi, öğrenme tarihi olarak kabul edilmelidir.
6. Tarafımızca her ne kadar Sağlık Bakanlığına başvuru yapılmışsa da, davalı idarece başvurumuza herhangi bir cevap verilmemiş ve başvurumuz zımnen reddedilmiştir.
7. Öğreti ve uygulamadaki hakim görüşe göre, sorumluluk hukuku açısından kusurun, kast ve ihmal (taksir) olmak üzere ikiye ayrılacağı kabul edilmektedir. Bu bağlamda, kast hukuka aykırı sonucun bilerek ve isteyerek meydana getirilmesi; ihmal ise, hukuka aykırı sonucu istememekle birlikte, böyle bir sonucun önlenmesi için gerekli önlemlerin alınmaması ve gereken özenin gösterilmemesidir. Hukuk devleti ilkesinin bir sonucu olarak idare kusurlu veya kusursuz olarak verdiği zararları tazmin etmekle yükümlüdür. Anayasa’nın 125. Maddesinde “ İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.” düzenlemesi, aynı maddenin son fıkrasında “İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.” düzenlemesi yer almaktadır. İdarenin yürütmekle görevli olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmekte ve idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açmaktadır.
Anayasanın "Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması" başlıklı 40. maddesinin Ek fıkrası (3.10.2001-4709 S.K./16. m.) uyarınca; "...Kişinin, resmi görevliler tarafından vaki haksız işlemler sonucu uğradığı zarar da, yasaya göre, Devletçe tazmin edilir. Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır." hükmünü içermektedir. Anayasa'nın bu hükümleriyle amaçlanan, memur ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu davrandıklarından bahisle haklı ya da haksız olarak yargı mercileri önüne çıkarılmasını önlemek, kamu hizmetinin sekteye uğratılmadan yürütülmesini sağlamak ve aynı zamanda zarara uğrayan kişi yönünden de memur veya diğer kamu görevlisine oranla ödeme gücü daha yüksek olan devlet gibi bir sorumluyu muhatap kılarak kamu düzenini korumaktır. Kamu kurumları kamu hizmeti yaparlar. Ancak kamu kurumları tüzel kişilik olduklarından ve bu kişilik maddi değil soyut bir kişilik olduğundan, kamu hizmetini bizzat yerine getiremezler. Kamu hizmeti, gerçek kişi konumunda olan kamu görevlileri ve bunların kullandıkları araç ve gereçlerle yerine getirilir. Bunun sonucu olarak, kamu görevlilerinin veya bunların kullandıkları araç ve gereçlerin kusur, ihmal ve hatalarından dolayı kamu hizmetinin yerine getirildiği sırada kişilerin zarar görmesi halinde meydana gelecek kusur kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Burada, kamu görevlisinin hizmetten ayrılabilen kişisel kusurundan bahsetmek de kesinlikle mümkün değildir. Kamu görevlisinin buradaki kusuru hizmet kusurunu oluşturur. Devletin sorumluluğunun diğer bir şartı da, zararın, memur ve diğer bir kamu görevlisi tarafından "görevini yerine getirirken" ve "görevle ilgili yetkilerini kullanırken" gerçekleştirilmiş olmasıdır. Şu halde "görevin ifası" "yetkinin kullanılması" ile gerçekleşen zarar arasında işlevsel (görevsel) bir bağ bulunmalı; zarar, kamu görevi (kamu yetkisi) yerine getirilirken, bu görev ve yetki sebebiyle doğmuş olmalıdır. Bireylerin, kamu hizmetini üstlenmiş olan kurumlardan hizmetlerinin gereğini beklemeleri kendileri açısından doğal bir haktır. Kamu hizmetini üstlenmiş kurumların da bu doğrultuda hareket etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Dava konusu olayda müvekkilim, müracaat ettiği S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gerekli ve doğru tedavi uygulanmayarak ve hizmetin kötü işlemesi sonucunda görme kaybı ile çift görme problemi, yürümede ciddi güçlük, ANAL TONUS’un azalması (idrarda kaçırma) gibi ciddi zararlara uğratılmıştır.
8. Manevi Tazminat İstemine İlişkin Olarak; Davalı idarenin haksız fiili nedeniyle; ekte sunulan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi’nden alınan maluliyet raporundan da anlaşılacağı üzere müvekkil %91 oranda iş gücü kaybına uğramıştır. Bu durum müvekkili sadece ekonomik anlamda değil psikolojik ve ailevi açıdan da bir daha onarılamayacak derecede yıpratmıştır. Bu durum adeta müvekkilin iş umudunu ve hayatını da geleceğe yönelik olarak bitirmiştir, Tüm bu hususlar nazara alındığında aslında müvekkilin içinde bulunduğu elem, ızdırap ve çaresizlik talep ettiğimiz miktarla giderilemeyecek derecede fazladır.
9. Açıklanan nedenlerle S.B.Ü. Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvuran, gerekli ve doğru tedavi uygulanmayarak hizmetin kötü işlemesi sonucunda ciddi bir şekilde zarara uğratılan müvekkillerimin uğramış oldukları zararların bir nebze karşılanabilmesi için işbu davayı açma zarureti hâsıl olmuştur.
10. Bunlarla beraber müvekkilin, mezkûr olay sonrası malul hale gelmesi ve başkaca bir geliri bulunmaması nedeniyle maddi olarak aciz düşmüş bulunmaktadır. ADLİ MÜZAHERETTEN yararlandırılması da taleplerimiz arasındadır.
HUKUKİ NEDENLER : İYUK, Borçlar Kanunu, HMK ve sair mevzuat ahkamı.
DELİLLER : Bilirkişi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi tarafından verilen heyet raporu, S.B.Ü. Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 03.10.2016 tarihli epikriz formu, S.B.Ü. Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 26.10.2016 tarihli epikriz raporu, S.B.Ü. Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 29.11.2016 tarihli epikriz formu, keşif ve sair delil ahkâmı.
SONUÇ VE İSTEM : (Fazlaya ilişkin dava, talep, ıslah ve diğer tüm haklarımız saklı kalmak kaydıyla); Yukarıda arz ve izah edilen hususlar ile sayın mahkemenizce res’n göz önünde bulundurulacak sebeplerle; Müvekkil FM’de meydana gelen iş gücü kaybı nedeniyle;
1. Öncelikle Adli Yardım Talebimizin Kabulünü,
2. Maddi Tazminat; FM’de meydana gelen iş gücü kaybı nedeniyle, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmin ve tahsilini,
3. Manevi Tazminat; FM’nin iş gücü kaybına uğraması nedeniyle yaşanan elem ve ızdıraptan ötürü, FM için 175.000,00 TL manevi tazminat ve koca FM için 75.000TL manevi tazminat olmak üzere toplam 250.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmin ve tahsilini,
4. Yargılama giderleri ve her bir davacı için ayrı hesaplanacak ücreti vekâletin davalı idare üzerinde bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. 07.12.2017
Davacılar Vekili
Av. Salih MUHAN
EKLER :
1. Onanmış vekâletname
2. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi 29.11.2017 tarihli maluliyet raporu
3. S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi tedavi edilmek üzere müracaat eden müvekkilimin ameliyat öncesi yapılan fizik muayenesi sonucu verilen 03.10.2016 tarihli epikriz raporu
4. S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi 26.10.2016 tarihli epikriz raporu
5. S.B.Ü Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi 29.11.2016 tarihli epikriz raporu
6. 04.10.2017 tarihli idari başvuru dilekçesi ve iadeli taahhütlü mektup örnekleri
7. Fakirlik Belges
E-bültenimize üye olup sektörden haberler almak ister misiniz?
© 2020 Salih Muhan Hukuk & Danışmanlık | Salih Muhan Hukuk & Danışmanlık | WebMail | Tasarım & Programlama | VWT